14 Mayıs 2019 Salı

Söz Konusu Ünye Olunca...


Söz Konusu Ünye Olunca...


Söz konusu Ünye olunca akan sular durur... Dünya sorunları yahut ülke gündemi bekleyebilir!
Dün akşam eve dönerken bir "baba dostu" ile karşılaştım. İstanbul seçimlerinden yahut dolar kurundan bahsedecek diye düşünmüştüm, yanılmışım...
- Ben yılların balıkçısıyım, dedi. Bu körfezi çok iyi tanırım. Yetkili makamlara yazın, Ünye Yalı kıyısından kum alsınlar. Körfezdeki çekilmeyi büyük ölçüde engeller. Daha bir kaç yıl idare eder.

****
Baba dostumuza bu konuyu hemen her yıl yazdığımızı, körfezdeki çekilmenin neden oluştuğunu ve hangi çözüm yollarını önerdiğimizi anlattım.
- Olsun siz yine de yazın, dedi.
- Olur, dedim!

****
Sayın Başkan Tavlı başta olmak üzere, tüm ilgililerin dikkatine...
Ünye Körfezi elden gidiyor. Körfezdeki hassas sirkülasyonu engelleyen dolgu alanları ve körfezde kirlilik yaratan dere baksları denetlensin, kıyıyı dolduran kum birikintileri kaldırılsın.

****
Başkan Hüseyin Tavlı demişken...
Aday olduğu gün yazıp, kendisini dolaylı yoldan kutlamıştım.
Şimdi bizzat makamına giderek, Ünye Tarih araştırma Grubu'ndan arkadaşlarla ziyaret edeceğiz.
Elbet elimizde Ünye'nin yeni tarih ve turizm projeleri olacak!
Sayın Başkan ilk günlerini geride bıraksın, yerini biraz eskitsin diye bekliyoruz.
Şimdilik belediyenin genel sorunlarıyla uğraşıyor. Malum, Belediyemizin borcu en son 112 milyon TL. olarak açıklandı. Alacağı ise 23 milyon TL. imiş. Bunlara da bilahare geleceğiz. Ancak gündemimizde başka Ünye soruları var...

****
Her yıl Ramazan ayında meydana kurulan derme çatma kulübelerden bu yıl vazgeçildi. Umarız tümüyle kaldırılmıştır!
Ramazan geceleri etkinliği ise sürüyor.
Günün yorgunluğunu gidermek için bu tür programların olması gereklidir. İçerik olarak bir sözümüz yok lakin, neden yerel sanatçılarımıza bu programlarda daha fazla yer verilmiyor. Samsun'dan gelenler var, bakıyoruz tanıdık, Ünyeli simalar yok.
Bir zamanlar bu tür etkinliklerde Ünye kökenli sanatçılar görürdük.
Samsun konservatuarından Kemal Yurt, yahut uluslararası tambur virtüözümüz Murat Tokaç gibi isimleri unutmamak gerekir. Bu isimlere ulaşmak her zaman mümkün, aklımızın bir köşesinde bulunsun.

****               
Son olarak, eskiden adı olup kendi olmayan, şimdilerde kendisinden ve adından söz edildiği halde, görünür bir yerde tabelası olmayan bir yerden söz edeceğim...
Atatürk Parkı'ından...
Hatırlıyorum, o parkın olduğu yerde eskiden bir mezbelelik vardı.
Park henüz yoktu ama kaldırım kenarında taş zemin üzerine kabartma yazıyla Atatürk Parkı adı vardı!
Yıllar geçti, nihayet orası park alanı olarak düzenlendi. Bize göre aşırı dolguya yer verildi, gereksiz genişletildi ama konumuz şimdi bu değil. İyi kötü bir park alanı sağlandı oraya...
Yunus Emre Parkı'nın adı yazıyor ama buradaki "Atatürk Parkı" ibaresi kaldırıldı.
Kimileri "Dolgu alanına 'Atatürk' adı yakışmıyor, olmaması daha iyi!" diyor.
İyi de...
Mezbelelikken tabelayla tescillenmiş bir "Atatürk Parkı" oluyor da, şimdi neden bu ismi görünür bir yerde teşhir etmekten kaçınıyoruz?

Saygı ve selamlarımla...


15 mAYIS 2019, ÜNYEKENT


8 Mayıs 2019 Çarşamba

Seçim Yenilemek Çözüm mü?


Seçim Yenilemek Çözüm mü?

31 Mart Seçimi'nin ertesi günü yazmıştım:
"İstanbul'u kaybeden iktidarı da kaybeder!"

****
İstanbul'un faturası büyük, Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Erdoğan bunun farkında!
Sonuç iktidar açısından hiç iç açıcı değil.
16 yıllık "Erdoğan İktidarı" çatırdıyor...
Kaybettiler!

****
Ne yapıp edip...
Durumu tersine çevirecekler...
Ama nasıl?
İstanbul seçimlerini yenilemek çözüm mü?

****
Sanmıyorum.
Kaybeden iktidarın karşısında, kazanmaya hazır bir muhalefet yok!
Yok, ama iktidar İstanbul'da kaybetti...
İstanbul adayı İmamoğlu'nun tavrı; muhalefetten bağımsız, önemli bir etken...
Ancak, iki ay önce yazdığım gibi, muhalefet henüz iktidar olmaya hazır değil.
"Seçimin boykot edileceği" gibi, absurd bir ihtimalinden söz ediliyor.
Sakın ha, olmaz öyle bir şey!
İktidarın bu yenilgiyi kabul etmeyeceği belliydi...
Elindeki tüm kozu oynayacak!
Önemli olan muhalefetin ne yapacağı...  

****
15 yıl önce Erdoğan şöyle yakarıyordu:
"Seçildik ama iktidar olamadık!"
Şimdi iktidar olmanın tüm imkanlarını kullanıyor.
Yenilenmesi imkansız olan bir seçimi. yeniletebiliyor.
Yürekler kör, kulaklar sağır!
23 Haziran'da İstanbul'da yeniden seçim yapılacak-mış.
Üstelik sadece Büyükşehir Belediyesi oylanacak!

****
Bir ülke düşünün.
Seçimler güvenilirliğini yitirmiş.
Bu defa muhalefeti ihya eden bir gizli bir güçten söz ediliyor. Hani adı "Hoca Efendi"den Fetö'ye dönüşen bir gizli güç!
Beraber yürürlerken o yolları, yediği herzeler malum...
Bir dönem ardı ardına kazanılan seçimler vardı, hatırlayalım.
Eğer doğruysa bu seçimlerin şaibesi, şimdi o seçimler de zan altında değil mi?
O seçim zaferlerine nasıl güveneceğiz!

****
Biz muhalefete dönelim yine.
Öyle seçimi boykot etme eğilimine falan girmesinler.
Durumu iyi analiz etsinler.
İstemedikleri halde, iktidarın eski ortaklarından (yani Fetö'den) bir destek gelirse, derhal reddetsinler. Açık gizli tüm oyunlara karşı uyanık olsunlar. Seçimlerde dönen dolaplar üzerine iktidar uzmanlarından brifing alsınlar. Hatta YSK'nın başkanı Sadi Güven'den sağlıklı bir seçim nasıl olur, öğrensinler... O YSK ki, T.C. Yüksek Seçim Kurulu olarak, Yargıtay ve Danıştay'ın kendi içlerinden çıkardıkları üyelerden oluşan, Türkiye'deki seçimlerin genel yönetim ve denetimini yürüten, aynı zamanda da seçimlerin yargısal denetimini sağlayan karma egemen üst yargı merciidir. Şu an ülke hukukunun en üst düzeyde atan nabzıdır. Seçim yenilgisini, seçim yenilemeyle çözüme ulaştırmayı vazife edinen bir figürandır.
Sömürge tipi demokrasinin son örneğidir.
Yenilettikleri seçim nasıl bir çözüm getirecek, göreceğiz!

08.05.2019 Ünyekent