Eve kapanalı 35 gün oldu…
Aslında günler değil saydığımız…
Kim, nerede, ne kadar ölmekteyiz?
Akşam haberleriyle birlikte tutuyoruz bilançosunu ölenlerimizin…
Felaketin boyutları giderek büyüyor...
Ne zaman sona erecek, belli değil…
Tarihinin en büyük felaketlerden biriyle karşı karşıyayız!
****
Tarihinin en büyük felaketlerden biri mi?
Sorguluyoruz…
Nasıl oldu, neden oldu, ne yapıyoruz, ne yapmalıyız?
Daha önceki vakalar nasıldı?
****
Tarihin bilinen ilk ve en büyük salgını Doğu Roma’da
(Bizans) 541-542 yıllarında yaşanmış. 30 ila 50 milyon kişinin, o dönem
İstanbul’unda vebadan öldüğü tahmin edilmektedir. Bizans imparatorundan dolayı
adı Justinian Vebası olarak bilinir ve tarihin ilk büyük veba salgınıdır. 1.
Veba salgını adıyla da bilinir.
Aslında Veba salgınından 400 yıl önce de, yaklaşık 5 milyon
insanın ölümüne sebep olan bu salgın, MS. 165-180 yılları arasında yaşandığı
tahmin edilen, Yakın Doğu'daki seferlerden Roma İmparatorluğu'na dönen askerler
tarafından getirilmiş bir hastalıktır. Çiçek hastalığı ya da kızamık olduğu
zannedilen bu salgın nedeniyle Roma imparatoru Lucius Verus'un (ö. 169)
hayatını kaybettiği bilinmektedir.
Tarihin kaydettiği en büyük insan kaybı, yine bir veba
salgını nedeniyle ortaya çıkmış ve Avrupa Ortaçağ’ında yaşayan insanların
neredeyse yarısının ölümüne sebep olmuştur.
Tarih: 1347-1351
Yer: Avrupa
Salgın: Kara Veba (hastalığa yakalananların cilt altında siyahlaşmaya
neden olduğu için bu adı almıştır.) 2.Veba Salgını adıyla da bilinir.
Yersinia persis bakterisinin yol açtığı, tarihin bu ikinci
büyük veba salgınında 200 milyon
insanın öldüğü tahmin edilmektedir.
****
Veba salgınının ortaya çıkardığı ölüm rakamları, Dünya
Savaşı adıyla bilinen Emperyalist Paylaşım Savaşlarında ölen insan sayılarından
kat be kat fazladır.
3. Veba salgını 1885’te ortaya çıkmış, aynı bakterinin sebep
olduğu ölümlerin sayısı 12 milyon kişi olarak belirtilmiştir.
Veba’dan sonra en büyük kayba neden olan salgın amili Çiçek
Hastalığıdır.
Bu sayılar, tarihin o dönemlerinde nasıl saptanabilmiş, ne
ölçüde gerçeği yansıtabilir, bilinmemektedir.
Bugün bile Covid19 kayıpları tartışılmaktadır, verilen
rakamlara şüpheyle bakılmaktadır.
Teknolojinin, iletişimin geldiği noktada hiçbir olgunun
gizlenemeyeceği gerçeğini ileri sürsek bile, yaşadığımız dünya her zaman
dezenformasyona açıktır. Bilgi çarpıtma yahut yanıltma haber diyebileceğimiz bu
olgu, teknolojik gelişimle birlikte çağımızda daha da artmıştır. Örneğin Dünya Sağlık
Örgütü, ülkemizdeki Covid19 verilerini eksik, yetersiz hatta yanlış
bulmaktadır. Ülkemizin jeopolitik yapısı, bu olayda bile yeterli olgunlukta
değildir.
****
Hala iktidarla muhalefet aynı potada buluşarak, ülke
kaderini doğrudan etkileyen bu salgın karşısında ortak tavır belirleyebilmiş
değildir.
Olan olmuştur, hiç değilse bu andan itibaren atılacak
adımlarda tam bir mutabakata varılmalıdır.
Karşı karşıya olduğumuz vaka H1N1 (İspanyol Gribi), H2N2
(Rus Gribi), H2N2 (Asya Gribi) sıradan bir virüs vakası değildir.
Domuz Gribi, Kuş Gribi gibi bir vaka da değildir.
Ebola Virüsü yahut Korona ailesinin diğer versiyonları olan SARS
ve MERS virüsleri de değildir.
Ne zaman ve nasıl sona ereceği belli olmayan bir salgındır.
Dünya, belki çok daha büyük kayıplar içeren salgınlar
yaşadı…
Ancak…
Bilim ve teknolojinin günümüz koşullarında bile bu denli
çaresiz kaldığını düşünürsek…
Daha duyarlı olmamız gerekmiyor mu?
Ünyekent,
15.04.2020
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder