25 Temmuz 2018 Çarşamba

Faselis


Faselis


Tarihi Kentler Birliği Ünye Buluşması'nın  yaşandığı tarihte Faselis antik kentindeydik. Faselis yahut Phaselis, Antalya'nın Kemer yakınlarında antik bir kenttir. Kemer'in 16 km. batısında yer almaktadır.
Kentin MÖ. 7. yüzyılda Rodoslu kolonyalistler tarafından kurulduğu kabul edilmektedir.  
Akdeniz'deki önemli antik yerleşimlerden biridir. Uzun yıllar Likya'nın en önemli limanı olmuştur.     
Bir yarımadada yer alan Faselis'in üç limanı vardır; Kuzey Limanı, Orta Liman ve Güneybatı kıyısında Büyük Liman bulunmaktadır.  
Güneybatı Liman'ı diğer limanlardan daha önemlidir. Bizim de piknik yaptığımız, denize girdiğimiz yerdir. Günü birlik yatların ve gezinti teknelerinin uğrak yeri olan bir koydur.
Kentin orta yerinde, kalıntılarını gezdiğimiz 20-24 metre genişliğinde, 250 metre uzunluğunda muhteşem bir cadde bulunmaktadır. Caddenin güney ucu, Hadrian Su Yolu Kapısına açılmaktadır. Caddeye paralel gezinti yolları ve dükkânlar bulunmaktadır. Caddenin her iki tarafında hamamlar, tapınaklar, agora ve tiyatro gibi kamu yapıları yer almaktadır. Bu yapıların çoğu, MÖ 1. ve 2. yüzyıla kadar uzanan Roma dönemi eserleridir.
Antik kentin girişinde, Faselis'le özdeşleşmiş 70 m. yükseklikte su kanalları bulunmaktadır.
Bu kenti sadece bir liman şehri yahut canlı bir ticaret merkezi olarak değil, aynı zamanda önemli bir yaşam merkezi olarak da görmek gerekir.
Kenti ziyaretim sırasında yaşadığım bir sohbet bunun en yakın tanığıdır...
Caddenin Hadrian Kapısına yakın bir yerde, bir grup ziyaretçi "Domestian Agora" yazılı bir tabelanın önünde tartışıyor:
"Burası diğer agoradan niçin farklı?"
Sohbete ben de katıldım, fikrimi söyledim.
Özellikle Roma Döneminde çarşıların amaca göre çeşitlendiğini, buranın da hizmet gören köleler için bir pazar yeri olduğunu beyan ettim.
Tarımsal üretimdeki köleler dışında, soylulara hizmet veren köleler de vardı ve bunların ihtiyaçları bu pazardan karşılanıyor olmalıydı.
Diğer agoranın "sosyete pazarı" olduğu, buranın ise "halk pazarı" olabileceği varsayımında bulundum.
Espriyle söylense de, gerçekliği ağır basan bir tespitti.

****
Kurutulmuş balık karşılığında bir çobandan alınan yarımada...

Faselis'in kuruluş efsanesinde şöyle bir öykü anlatılır:
Buraya gelen kolonyalistler, karşılaştıkları yerli çobana yarımadayı çok beğendiklerini ve yerleşim bedeli olarak arpa ekmeği mi, kurutulmuş balık mı istediğini sorarlar.
Çobanın kurutulmuş balığı tercih etmesiyle kolonyalistler, bu güzelim yarımadaya sahip olurlar.
Tabi bu öykü, var olan güzelliklerin ne kadar ucuza kapatıldığını ifade etmektedir. Tarihsel gerçekliği ise daha farklı nedenlere dayanmaktadır.
Bu konuda daha detaylı bilgi için bkz. Ünye Tarih Araştırma Grubu, Ünyekent gazetesi, Mart 2012, Karadeniz VI, "Kolonileşme Nedenleri"
http://www.unyekent.com/arsiv/koseyazi/3353/karadeniz-bolum-vi      
Coğrafyacı Strabon (İÖ. 64-İS. 24), Orta Liman'ın hemen gerisinde küçük bir gölün yer aldığından söz eder ki bu alan bugün sazlık durumundadır.
Kentin muhtelif yerlerindeki motifler ve şehir sikkeleri üzerindeki antik gemi betimlemeleri Faselis'in Mısır, Suriye ve Yunanistan arasındaki deniz ticaretinde önemini vurgulamaktadır. Şehrin gerisindeki ormanlarla kaplı Toros Dağları'nın kerestesini Akdeniz limanlarına sevk eden bir liman konumundadır.
Likya ile Pamfilya bölgesinin sınırları içinde kalan Faselis, İÖ. 5. yy.'da Pers, İÖ. 4. yy.'da Karyalıların ve Limyra'nın (Finike) egemenliği altında girer.
İÖ. 333'te Büyük İskender'i "Altın Taç"la karşıladıkları bilinmektedir. İskender, kışı bu şehirde geçirir ve o dönem Faselis zambak yağı ve gülleriyle ünlüdür.
İskender'den sonra bir çok kez el değiştiren Faselis, İÖ. 167'de Likya Birliğine dahil olur. Likya türü sikkeler basar. Ardından komşu kent Olympos'un ve korsanların talanına uğrar.
İÖ. 43'te Roma egemenliğine girer. 300 yıl sürecek olan yeniden yapılanma ve refah dönemi başlar.
İS. 129'da şehri imparator Hadrian ziyaret eder.
Kent, 1258'deki Selçuklu Kuşatmasına kadar konumunu korur. Bu tarihten sonra gerek depremler, gerekse Antalya ve Alanya limanlarının işlevlerinin artması nedeniyle eski önemini yitirir.
13. yy. başlarında şehir tamamen terk edilir.

****    
Kentin mevcut kalıntıları 1981-1984 yılları arasında Prof. C. Bayburtlu Başkanlığında yapılan kazılarla Ankara dil Tarih Coğrafya Fakültesi tarafından gün ışığına çıkarılmıştır.
2012 Yılında başlatılan Phaselis Araştırmaları Projesi ise, son otuz yıldır “güneş, kumsal ve deniz”i ile tanınan Phaselis Antik Kenti’nde sürdürülebilir cross/interdisipliner bilimsel çalışmaların önünü açmıştır.
Akdeniz Üniversitesi Tarih Bölümü Eskiçağ Tarihi Anabilim Dalı başkanlığının çabalarıyla Faselis Antik Kenti, akademik ve kamusal açıdan bir cazibe merkezi haline getirilmektedir.   
Faselis sahili, Ünye'yi andıran çakılsız kumsalı sayesinde Antalya'daki en güzel plajlardan biridir.  

25 Temmuz 2018, Ünyekent
http://www.unyekent.com/yazi/348-faselis.html