16 Eylül 2021 Perşembe

Ertuğrul Firkateyni




Ertuğrul Firkateyninin batışının 131. yıl dönümü anısına:


Osmanlı Sultanı II. Abdülhamid tarafından Japonya'ya gönderilen ve Türk-Japon ilişkilerinin başlamasında büyük etken olan Ertuğrul Firkateyni'nin dönüş yolunda batmasının üzerinden 131 yıl geçti.

Japonya ve Osmanlı Devleti arasındaki ilişkilerin 1887'de Japon Prensi Komatsu Akihito ve eşinin İstanbul ziyaretinde Sultan II. Abdülhamid ile görüşmesi ve hediyeler sunmasıyla gelişmeye başladı.

II. Abdülhamid'in misafirperverliğine teşekkür için Japon İmparatoru padişaha Krizantem Nişanı hediye etmişti. Buna karşılık Sultan II. Abdülhamid, Japon İmparatoruna İmtiyaz Nişanı verilmesini uygun bulmuş, hem iade-i ziyaret hem de bu nişanı götürmek üzere bir harp gemisinin Japonya'ya hareketini emretmişti. Ancak bunun uluslararası konjonktür gereği pek duyulmasını istemediğinden geminin bir eğitim gemisi olduğu imajı verilmişti. Seyir sırasında denizlerde ve uğranılacak limanlarda Osmanlı sancağının gösterilecek olması ve bunun Müslümanlar üzerinde bırakacağı tesirin, Sultan II. Abdülhamid'in halifelik sıfatını etkin kullandığı Pan-İslamizm politikasının bir parçası olduğu da görülmektedir.

14 Temmuz 1889'da İstanbul'dan hareket eden Ertuğrul Firkateyni'nde 56'sı subay olmak üzere mürettebatla birlikte 609 bahriyeli bulunmaktadır. Gemide görevli subayların işlerinin ehli, birkaç Avrupa dilini konuşan, iyi yetişmiş askerlerdir.

Bahriye mektebinden yeni mezun 14 teğmenin de gemicilik tecrübelerini artırmak üzere gemide görevlendirilmiştir.

Gemi komutanlığına, dönemin Bahriye Nazırı Hasan Hüsnü Paşa'nın damadı olan Albay Osman Bey tayin edildi.

Bahriye Nazırı Hasan Hüsnü Paşa, geminin elverişsiz ve hasarlı olduğu raporlarından padişaha hiç bahsetmediği öne sürülse de padişah II. Abdülhamit Bahriye Nezareti'ne gönderdiği yazılı emirde Japonya'ya hareket ettirilecek geminin her yönden hazırlığının tam yapılması, teknik eksiklikleri varsa giderilmesi yönünde birkaç defa tebligatta bulunduğu ileri sürülmektedir.

Ertuğrul Firkateyni bu koşullarda 14 Temmuz 1889'da yola çıkar.

Firkateynin Süveyş Kanalı'ndan geçerken, 28 Temmuz 1889'da kanalın sığ sularında kuma saplandı ve kanal idaresinin yardımıyla kurtarıldı. Geminin iskeleye bağlıyken rüzgarın şiddetiyle ters yöne dönerek, sahile çarptığı ve dümen bodoslamasının kırıldığı bilinmektedir.

Haberin İstanbul'a ulaşması üzerine Bahriye Nezareti'nin, fırkateyni seferden çekip, Osman Bey'in yanına alacağı birkaç kişiyle bir posta vapuruna binip, Japonya'ya gitmesi teklif eder ancak tamiratın birkaç günde tamamlanacağı öğrenilince bu fikirden vazgeçilir, fırkateyn Süveyş'ten 23 Eylül'de ayrılarak Cidde Limanı'na hareket eder.

7 Ekim 1889'da Yemen'in Aden Limanı'na uğrayıp, burada kömür ikmali yapar.

20 Ekim'de İngiliz işgali altındaki Bombay Limanı'na ulaşan firkateyn, buradaki yerli Müslüman ahali tarafından coşkuyla karşılandı. Gemiyi günde yaklaşık 20 bin, bir hafta içinde ise toplam 150 bine yakın kişi görmeye geldi. Hindistan'da yayın yapan Advocate of India adlı İngilizce gazete, Ertuğrul'un Bombay'a gelişiyle ilgili 29 Ekim 1889 tarihli sayısında, firkateynin Hindistan'ın Müslüman halkı üzerinde geniş bir tesir bıraktığını yazdı. Cuma günü gemi mürettebatından 150 kadar asker ve subayın karaya çıkarak camide cuma namazını eda ettikleri ve bu sırada mürettebatın yolda kalabalık bir halk kitlesi tarafından saygıyla selamlandığı bilgisi de haberde yer aldı. Gemi 8 Kasım'da Sri Lanka'nın başkenti Kolombo'ya ulaştı. Mürettebat cuma namazını eda etmek için topluca gemiden inince halkta müthiş bir coşku uyandı. 300 bin nüfusu olan Kolombo'da yaklaşık 200 bin kişi gemiyi ziyaret etti ve Halife Sultan II. Abdülhamid'e ve Osmanlı Devleti'nin daima payidar olması için dualar etti. Müslümanlar, mürettebatı büyük bir muhabbet ve içtenlikle bağırlarına basıp, ziyafet sofraları hazırladı...

15 Kasım'da Singapur Limanı'na ulaşan firkateynin, burada da Müslümanlar tarafından büyük bir coşkuyla karşılandı, tayfun mevsimi olması sebebiyle fırkateynin Singapur Limanı'nda 4 ay kadar zorunlu olarak demirli kaldı.

Aynı günlerde İstanbul'dan Miralay Osman Bey'e Tuğgeneral unvanı verildi, geminin uzun süre kalacağını haber alan uzaktaki Sumatra, Cava ve Siyam Müslümanlarını temsilen gelen heyetlerin, Flemenklerin bölge halkına yaptığı zulümleri aktardığı...

 

Firkateyn 15 Mart 1890'da Singapur'dan hareket ederek, sırasıyla Saygon, Hong Kong Limanı, Nagasaki ve Kobe'ye uğrar.  7 Haziran 1890'da ise Yokohama Limanı'na demir atar. Altı ay sürmesi planlanan bu seyir, yaşanan aksaklıklar sebebiyle 10 ay 3 hafta sürmüştür. Gemi mürettebatı, Japon halkı ve yetkilileri tarafından gayet dostane bir şekilde karşılanır. Ertuğrul Firkateyninin komutanı Osman Paşa, yanına aldığı bazı subaylarla Tokyo'ya giderek, Japon İmparatoru Meiji tarafından kabul edilir. Sultan II. Abdülhamid'in mektubuyla diğer hediyeleri takdim eder.

Ertuğrul Firkateyni'nin Japonya'ya gönderilmesinin her ne kadar resmi açıklamalarda iade-i ziyaret, dostane ilişkilerin geliştirilmesi, Bahriye Mektebi öğrencilerinin tecrübe kazanmasına yönelik bir faaliyet olarak gösterilse de Sultan II. Abdülhamid'in o yıllarda olgunlaştırmaya başladığı İslami politikayla da ilişkilendirilebilir.

Sultan II. Abdülhamid'in bu seyahati, Batılı sömürgeci devletlerin himayesine girmek zorunda kalan Asya'daki Müslümanlara yönelik bir birlik mesajı iletmek için fırsattı.

Halifenin sancağını taşıyan bir elçi hüviyetindeki firkateyne uğradığı limanlarda Müslümanların sevgi gösterileri padişahın bunda başarılı olduğunun kanıtıdır. Cidde ve Aden limanlarından sonra uğranılan ve İngilizler ile Fransızların sömürgeleri altında bulunan Bombay, Singapur, Saygon ve Hong Kong'da Müslümanların Ertuğrul gemisine olan teveccühleri sömürgeci devletleri tedirgin etti. Seyahat, Sultan II. Abdülhamid'in Asya'daki Müslüman halklar arasındaki nüfuzunu teyit etmekle birlikte güçlenmesine de vesile oldu. Osmanlı padişahının üzerinde bulunan halife sıfatı, her ne kadar bir unvan olarak kalmış gibi gözükse de İngiltere için hala en önemli bir korku unsuruydu. Müslüman halkta ise her ne kadar sömürge altında yaşasalar da yalnız olmadıkları psikolojinin oluşmasına katkı sağladı. Ertuğrul firkateyninin seyri, bir geminin uğradığı limanlarda ülkesini nasıl iyi temsil ettiğinin ve bunun diplomasi açısından ne derece önemli olduğunun önemli bir göstergesi olmuştur.

Üç ay kadar Japonya'nın Yokohama Limanı'nda kalan firkateynin Japon yetkililerin tayfun mevsimi uyarılarına rağmen Osman Paşa'nın İstanbul'dan gelen hareket emrini geciktirmek istememesi sebebiyle yola çıkar.

Firkateynin hareketinden kısa bir süre sonra giderek şiddetini artıran muhalif bir rüzgarla karşı karşıya kaldı ve hasar aldı. Gemi Oşima Burnu'nun kayalıklarına çarparak battı.

16 Eylül 1890 saat 21.00 sıralarında meydana gelen bu büyük deniz kazasında gemide bulunan Osman Paşa, gemi süvarisi Yarbay Ali Bey ve 54 subayın da içinde bulunduğu 526 mürettebat şehit oldu. Sadece 69 kişi kurtulabilmiş olup, bunların çoğu da yaralı haldeydi. Ayrıca gemidekilerden 13 kişi daha önce kolera ve çeşitli hastalıklar sebebiyle vefat etmiştir.

 

 

Ertuğrul Firkateyni’nin  teknik özellikleri;

Tekne                         : Ahşap

 Draft                           : 7,1 metre

 Makine Tahriki           : Buharlı/ 600 Beygirli/iki kazanlı

 Yakıt                           : Kömür/350 ton kapasiteli

  Silahları                      :  1 adet 203mm Armstrong,

 8 adet 150mm Krupp,

5 adet 150mm Armstrong topu,

 1 adet Whitehead torpido tüpü,

 2 adet torpido bulunmaktadır.

 Mürettebat      : 61 Subay ve memur, 548 erbaş/er toplam 609 kişi

 



[Bu yazı aşağıda gösterilen kaynaklardan yararlanarak ve hiç bir yorum getirilmeden yazılmıştır.]



Kaynaklar:

Erol Mütercimler- Ertuğrul Faciası ve 21. Yüzyıla Doğru Türk- Japon İlişkisi, Anahtar Kitaplar Yayınevi

Osman Doğan, Tarih Boyunca Ünye, Ünye Belediyasi Yay.

Süleyman Nutku - Ertuğrul Fırkateyni Faciası

Erdoğan Şimşek- Japonya’da Batan Güneş Ertuğrul Fırkateyni, Saraçoğlu Yay.

Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı, Ertuğrul Fırkateyni Faciası ve Türk-Japon İlişkisinin Başlangıcı, Derleyen Erol Mütercimler

Osman Öndeş, Ertuğrul Firkateyni Faciası, Aksoy Yay.

Levon Panos Dabağyan, Türk Denizcilik Tarihi ve Ertuğrul Firkateyni, Yedirenk Yay.

Erdoğan Şimşek, Uzakdoğu Elçisi Ertuğrul Fırkateyni,  IQ Kültür Sanat Yayıncılık

Hafız Faik Efendi -İstanbul'dan Bombay'a Bir Osmanlı Fırkateyni'nin Keşif Seyahati, Kitabevi Yayınları

Ömer Ertur, Abdülhamid’in Rüyası Ertuğrul, Profil Kitap

Süleyman Kani İrtem, Ertuğrul Faciası, Temel Yayınları