Ünye Kalesi
Projesi'ne Dair
Uzun
zamandır bekliyorduk, nihayet Ünye Kalesi'ndeki dehlizlerin temizliğine başlandı.
Başkan Çamyar'ın "en keyif
aldığım projelerden bir tanesi" diye nitelediği bu işlem, yıllardır hayalimizdeydi...
Temizliği yapan ekibin, Ordu Kurul Kayası sarnıcını temizleyen ekiple aynı
olduğu söyleniyor. Bu, işin olumlu yanı... Ancak, olay bu kadarla
bitmiyor.
****
Başkan
Çamyar Ünye Kalesi Projesi'nin dört etaptan oluştuğunu ve dehlizlerle ilgili
kısmın bu yaz bitirileceğini söylüyor:
“Dehlizlerle
ilgili bölümü bu yaz bitireceğiz. İkinci etabın da 1 yıl içerisinde
bitirileceğini düşünüyoruz. Biz bu iki etabı bitirdikten sonra kalemiz
gezilebilir hale gelecek."
Bu
projeye başlanmasını uzun yıllar bekliyorduk ama bu kadar çabuk halledilebileceğini
düşünmemiştik.
Keşke
projenin detaylarını öğrenebilseydik.
AVM
hızıyla bitirilmesi mümkün mü?
Yahut
15 Temmuz Meydanı boyutunda bir proje mi?
****
Projeyle
ilgili tereddütlerimiz neler?
Başkan'ın
açıklamalarını sürdürelim:
“Ünye
Kalesinde 2 dehliz var. Kalemizde dehlizlerin açılması ile ilgili kurulum
işlemlerimiz tamamlandı. Bundan sonra ki süreçte kazı faaliyetleri başlayacak.
Çıkan tüm materyaller bir düzenek vasıtası ile taşınmış olacak. Ünye Belediye
Başkanı olarak ben hukukçu olduğum halde 4 yıldır bürokratik işlemlerle
uğraşıyoruz. 4 yılın sonunda dehlizlerin açılması ile ilgili ihalemizi
yaptık. 1 milyon 700 bin liralık bir ihale ve firmamıza yer teslimini yaptık.
İnşallah bu yaz sezonu içerisinde kazı faaliyetlerimizi [gerçekleştiririz] ki
bu kazı nereye gidecek bilmiyoruz. Burayla ilgili çokça şehir efsanesi var.”
İzlenen
hukuki süreci yakından bildiğimiz için bu konuda Başkan Çamyar'ın çabalarını
takdir ediyoruz. Daha önce de defalarca yazdık. Örneğin beş yıl önce Samsun'dan
bir dağcı ekibini, SAMDAK'ı davet edip Ünye Kalesi'nin dehlizine inmiştik. (Bkz.
17 Mayıs 2013 tarihli Ünyekent gazetesi,
"Sonsuz Keşif" adlı yazımız.) Hasta yatağından kalkıp, bizimle
birlikte tünele kadar tırmanan ve kale hakkında bize bilgiler veren değerli öğretmenimiz
İrfan Işık'ın da bu tür çalışmalarda
özel bir yeri vardır, burada ifade edelim...
İki
yıl önce ise Ünye Kalesi konusunun biraz daha ayrıntısına girmiştik. (Bkz. 26
Ocak 2016 tarihli Ünyekent gazetesi, "Ünye Kalesi Dehlizlerinde Ne
Var?")
Konunun
ayrıntısına girerek, burada da aynı şeyleri ifade etmek istemiyoruz.
Sayın
Başkan'ın dediği gibi Ünye Kalesi üç medeniyete ev sahipliği yapmış bir yer.
Sadece Ünye'nin değil, belki de Karadeniz'in sahip olduğu en önemli tarih
mirası. Öncelikle bu projenin başında bu durumu idrak edebilen bir bilim kurulu
olmalı. Kurul Kayalığı'nın başında Gazi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi
Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr.
S. Yücel Şenyurt bulunmaktaydı.Uyguladıkları yöntem ve kullandıkları
malzeme bu tür bilimsel kazılara uygundu. Yani olması gerektiği gibiydi. Ne
yapacağını ve nasıl yapılacağını bilen bu ekibin Ordu Kurul Kayası'nda yaptığı
çalışma, umarız Ünye Kalesi için de bir örnek oluşturur.
Aksi
halde bu önemli tarih kalıntısı, sıradan bir gezi durağına dönüşür.
****
Ünye
Kalesi dehlizleriyle ilgili önemli bir ayrıntıyı, bu vesileyle paylaşmak
istiyorum.
Biz
bu tünellerin, meraklılar tarafından atılan taşlarla doldurulduğunu
zannediyorduk. Çünkü her gelen ziyaretçi "hakkını kullanarak" bir yahut
bir kaç taş atarak dehlizlerin doldurulmasına katkıda bulunuyordu. Bu sayede
kalede çukurlara atılacak taş kalmadı desek, yeridir.
Gerçeğin
öyle olmadığını anladık.
Prof. Dr. Murat Arslan'ın 2007'de yayınlanan "Mihridates VI
Eupator" adlı eserinin 483. sayfasından öğreniyoruz ki, kalenin tünelleri
Romalı komutan Pompeius tarafından büyük kayalarla doldurulmuştur.
"Pontos Dağları'ndaki müstahkem
konumları yüzünden zapt edilmeleri zor olan kale ve garnizonlar daha sonradan
haydutluk ve isyan amacıyla dağlara çıkanlara yararlı olmasın ve Romalılara
karşı kullanılmasın diye Pompeius'un emriyle yakılıp yıkıldı. İçlerinde
barındırdıkları sarnıçlar ise, büyük kayalarla dolduruldu."
Prof.
Arslan'ın Amasyalı coğrafyacı Strabon'a
dayanarak verdiği bu bilgiler, Ünye Kalesi dehlizlerinin temizliğinde kılavuz
niteliğindedir. Tünellerin kapatıldığı
tarih Milat'tan önce 1. Yüzyıl'dır. Yani o zamandan bu yana o büyük kaya
kütleleriyle kapatılmış dehlizlerin ucuna ulaşılmamıştır. Kalenin 2150 yıllık
gizemi, bu temizlikle birlikte ortaya çıkacaktır.
Bu
işlem ne kadar usulüne uygun yapılacaktır?
İşte
o oranda kalenin sırlarına ulaşmış olacağız!
Samsun'daki
uyduruk "Amazon Mağaraları" düzmecesiyle değil, Urfa
Göbeklitepe'deki, gibi gerçek bir tarih olayıyla karşı karşıyayız.
Acaba
bu dehlizleri açmaya kalkanlar bunları biliyor mu?
Eğer
bilmiyorsa, Ünye Kalesi'ne yazık olacaktır.
Tıpkı
ne bulacağını bilmeden kaçak kazı yapan define avcıları gibi, "bulma
umudunu yitirene kadar" bir yerleri eşeleyip duracağız...
Lütfen
ilk adımda bu projenin başına akademik unvanı olan bir kişi yahut bir kurumu
getirin. Arkeolojik anlamda bir kazıya başlansın.
Sonra
da usulüne uygun bir restorasyona gidilsin.
Restorasyon
konusunda uzman hemşerimiz Prof. Dr.
Zeynep Ahunbay'dan yararlanılsın.
Yoksa
tarih bizi affetmeyecektir!
04.07.2018, Ünyekent gazetesi.
http://www.unyekent.com/yazi/318-unye-kalesi-projesine-dair.html
http://www.unyekent.com/yazi/318-unye-kalesi-projesine-dair.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder